Münferit Mermerler
Tek bir sen gelsen tedbir sormaz gül hiç
Dillerden düşmüş, kalpten çıkmaz behiç
Dem sensin, açsın sümbül ‘mündemiç’
Cellatmış aşk sessiz, maktul ki şu gurur.
Aşk, gaddar bir sarmaşık: diken ve sur
Ey sevdiğim, bu visâl kanar durur.
Senle sevince şu can değerlidir
Mermer sille vurdukça gür ses verir
Vursun âşkın, kalplerden çınlar tekbir
Risâlesi işte bunlar koca taşlardan yansıyan
Muhal midir hayaller yetim gibi ağlayan
Dövülmüş mermerse âşık kimseyi andırır
Ne tokat ne söz, bir bakış dağlarda çağlayan
Çok haller geldi pek azının izleri geçti
Bin atlı koştuysa hepsi de bir hedef seçti
Neden tımar ettikçe gerisin geriye kaçarlar
Vursalar nalı yere, kuru cümleye ateşler saçarlar
Çiğnenmiş mezarlarda hayatın eserleri
Bir sen kurtarırsın münferit mermerleri
Heyhat! Kalpleri soğutan dolu yağıyor
Ve söndürüyor bunca tutuşmuş sözleri
Dondu taşlar peşi sıra gelince zemheri
Hüsran alevi yalamasın esefle cevheri
Sürgünlü zaman kumları da yakıyor.
Nereden görünür sevgilinin kevseri.
Bir yanıt yazın